Professional
New member
TÜRKİYE Sigorta Birliği Lideri (TSB) Atilla Benli, ferdî emeklilik sisteminde uygulanan yüzde 25 devlet katkısının dünyada hiç bir ülkede sunulmayan teşvik olduğunu söylemiş oldu. Benli, devletin, katkı oranını yüzde 30’a çıkartarak, sisteme olan itimadın tazelendiğini ve tasarruf eden iştirakçilerin ödüllendirildiğini deklare etti. Atilla Benli, Kişisel Emeklilik Sisteminde (BES), devlet katkısının yüzde 30’a çıkartılması üzerine açıklamalarda bulundu.
Devlet katkısının yüzde 25’ten yüzde 30’a çıkarılmasının, sistemin büyüme ivmesini daha fazla artıracağını belirten Benli, 2022 yılı için açıklanan 5 bin 4 liralık brüt taban fiyat fiyatı ile bir iştirakçinin devlet katkısından yararlanacağı yıllık üst limitin de 18 bin TL’ye yükseleceğini kaydetti. Benli, “Bireysel emeklilik ve otomatik iştirak kontratlarına başka ayrı devlet katkısı verildiği için hem ferdi emeklilik hem otomatik iştirak mukavelesi olan iştirakçilerimizin yararlanabileceği devlet katkısı 36 bin TL’ye kadar çıkabilmektedir” dedi.
BES LOKOMOTİFİ OLDU
Atilla Benli, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafınca açıklanan tedbirler paketini, hâlihazırdaki ekonomik dalgalanmalarla ortaya çıkan moral bozukluklarının giderilmesi, sisteme duyulan inancın tazelenmesi, Türkiye’nin gereksinim duyduğu kaynakların istikrarlı biçimde büyütülmesi ismine kıymetli bir adım olarak kıymetlendirdi. Sigorta dalının, ekonomik sürdürülebilirliğin en değerli aracı olarak bu tıp inişli çıkışlı periyotlarda gerek sağladığı fonlar gerekse ekonomik kıymetlerin risk transferi yoluyla korunması ismine kıymetli bir misyon üstlendiğini de vurgulayan Benli, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Bu misyonun bir ayağı da refah düzeyinin sürdürülebilirliği ismine BES ile üstlenildi. 2003 yılında kurulan BES, 18 yılını muvaffakiyetle tamamladı ve bugün 13.3 milyon iştirakçiye ve 250 milyar TL fon büyüklüğüne ulaşıldı. Bu muvaffakiyetin arkasında, hükûmetin banka dışı finansal piyasaları geliştirme maksadı ile vatandaşlarımızın emeklilik devrindeki gelirlerini tamamlaması için BES’i bir tasarruf lokomotifi olarak ön plana alması belirleyici oldu.”
PİYASALARDA DERİNLİK ARTTI
Atilla Benli, son 18 yılda dal olarak, ulusal tasarrufların artışını desteklerken, sermaye piyasalarının derinliğinin artması, iktisada finansman kapasitesi sağlanması üzere fazlaca kritik vazifeleri muvaffakiyetle üstlendiklerine de dikkat çekerek, “Bu büyümeyi yaşarken, dalımıza özel kıymet atfeden üst siyaset metinleri ve gerçekleştirdiği yapısal ıslahatlarla hükümetin ve bölümün denetleyici ve düzenleyici kurumu olan Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nu her vakit yanımızda gördük” dedi.
ALTERNATİF YATIRIM ARACINA GEREKSİNİM YOK
ATİLLA Benli, sistemdeki iştirakçilerin BES’i tercih etmedeki en kıymetli sebeplerden biri olan yüzde 25 devlet katkısı teşvikinin yüzde 30 düzeyine yükselmesiyle sistemin sürdürülebilir büyümesine büyük bir ivme katacağını belirterek, şunları söylemiş oldu: “hiç bir enstrümanın aylık yüzde 30 sabit getiri sağlayacağının garantisi bulunmazken, BES ile birikimler bu teminata kavuşmuştur. Yüzde 30 devlet katkısının yanı sıra fonlarımızın başarılı performansı da iştirakçilerimizin alternatif bir yatırım aracına gereksinimi kalmayacağını ispatlamaktadır.”
Devlet katkısının yüzde 25’ten yüzde 30’a çıkarılmasının, sistemin büyüme ivmesini daha fazla artıracağını belirten Benli, 2022 yılı için açıklanan 5 bin 4 liralık brüt taban fiyat fiyatı ile bir iştirakçinin devlet katkısından yararlanacağı yıllık üst limitin de 18 bin TL’ye yükseleceğini kaydetti. Benli, “Bireysel emeklilik ve otomatik iştirak kontratlarına başka ayrı devlet katkısı verildiği için hem ferdi emeklilik hem otomatik iştirak mukavelesi olan iştirakçilerimizin yararlanabileceği devlet katkısı 36 bin TL’ye kadar çıkabilmektedir” dedi.
BES LOKOMOTİFİ OLDU
Atilla Benli, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafınca açıklanan tedbirler paketini, hâlihazırdaki ekonomik dalgalanmalarla ortaya çıkan moral bozukluklarının giderilmesi, sisteme duyulan inancın tazelenmesi, Türkiye’nin gereksinim duyduğu kaynakların istikrarlı biçimde büyütülmesi ismine kıymetli bir adım olarak kıymetlendirdi. Sigorta dalının, ekonomik sürdürülebilirliğin en değerli aracı olarak bu tıp inişli çıkışlı periyotlarda gerek sağladığı fonlar gerekse ekonomik kıymetlerin risk transferi yoluyla korunması ismine kıymetli bir misyon üstlendiğini de vurgulayan Benli, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Bu misyonun bir ayağı da refah düzeyinin sürdürülebilirliği ismine BES ile üstlenildi. 2003 yılında kurulan BES, 18 yılını muvaffakiyetle tamamladı ve bugün 13.3 milyon iştirakçiye ve 250 milyar TL fon büyüklüğüne ulaşıldı. Bu muvaffakiyetin arkasında, hükûmetin banka dışı finansal piyasaları geliştirme maksadı ile vatandaşlarımızın emeklilik devrindeki gelirlerini tamamlaması için BES’i bir tasarruf lokomotifi olarak ön plana alması belirleyici oldu.”
PİYASALARDA DERİNLİK ARTTI
Atilla Benli, son 18 yılda dal olarak, ulusal tasarrufların artışını desteklerken, sermaye piyasalarının derinliğinin artması, iktisada finansman kapasitesi sağlanması üzere fazlaca kritik vazifeleri muvaffakiyetle üstlendiklerine de dikkat çekerek, “Bu büyümeyi yaşarken, dalımıza özel kıymet atfeden üst siyaset metinleri ve gerçekleştirdiği yapısal ıslahatlarla hükümetin ve bölümün denetleyici ve düzenleyici kurumu olan Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nu her vakit yanımızda gördük” dedi.
ALTERNATİF YATIRIM ARACINA GEREKSİNİM YOK
ATİLLA Benli, sistemdeki iştirakçilerin BES’i tercih etmedeki en kıymetli sebeplerden biri olan yüzde 25 devlet katkısı teşvikinin yüzde 30 düzeyine yükselmesiyle sistemin sürdürülebilir büyümesine büyük bir ivme katacağını belirterek, şunları söylemiş oldu: “hiç bir enstrümanın aylık yüzde 30 sabit getiri sağlayacağının garantisi bulunmazken, BES ile birikimler bu teminata kavuşmuştur. Yüzde 30 devlet katkısının yanı sıra fonlarımızın başarılı performansı da iştirakçilerimizin alternatif bir yatırım aracına gereksinimi kalmayacağını ispatlamaktadır.”