Ethereum
New member
Yurtiçi yerleşik hukuksal şahıslar, Döviz tevdiat hesapları, döviz cinsinden iştirak fonları ve altın hesaplarının TL vadeli mevduat ve katılma hesaplarına dönüşmesi halinde sağlanacak takviyeye ait temelleri düzenleyen bildiri kapsamına alındı.
Lakin, gerçek ve hükmî bireyler içinde vergilendirme farkı oluştu. Yapılacak bir düzenleme ile şirketlere kurumlar vergisi istisnası getirilecek.
Kur muhafazalı TL mevduat eserinde Merkez Bankası’nın desteklediği döviz mevduatından dönüşte faiz üst limiti uygulanmıyor. Bankalar TL’den dönüşe en çok yüzde 17 faiz verirken döviz mevduatından dönüşüme yüzde 21’e kadar çıkıyor.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın da Türk lirasına dönüşümün desteklenmesi kapsamına alınan kurumların kur ve altın değerlemesinde oluşan yarar farklarına kurumlar vergisi istisnası getireceği öğrenildi. Lakin dönüşümün 17 Şubat 2022’ye kadar yapılmasıyla bir arada 2021 yılı son süreksiz vergi periyodu için de bu istisnadan yararlanma imkanı getirilmesi, yeni tartışmalara yol açtı.
“DOLARI DÜŞÜRÜCÜ BİR TESİR YARATABİLİR”
Hususa ait son durum hakkında NTV canlı yayınında bilgi veren Dünya Gazetesi Temsilcisi Hakan Güldağ, “Bizim gözlemlediğimiz, şirketler bölümünden bu istikamette bir döviz bozumu çabucak hemen gelmiş değil. Kurun dün akşam saat 18’den daha sonraki besbelli hareketini büsbütün buna bağlamak hayli gerçek değil. ABD enflasyon sayıları açıklanınca bir anda piyasa nasıl reaksiyon vereceğini tam bilemedi. İstikrar arayışı oldu.
Kur muhafazalı mevduat faizleri şirketler kısmına nitekim o biçimde çıkarsa, bu çabucak hemen kesinleşmedi. 17 Şubat’a kadar da vakit var. O çerçevede şirketlerin buna ilgisi var. Piyasada yüzde 21 civarında faiz var. Kredi faizleri de yüzde 30’lar civarında. Bunlar da dikkate alınacaktır” diye konuştu.
İhracatçılar için kurumlar vergisinden muaf olmanın onlara büyük bir avantaj sağlayacağının da altını çizen Hakan Güldağ, “Yaklaşık 90 milyar dolar civarında hukuksal şahısların döviz tevdiat hesabı var, bunun 48 milyar doları vadeli, buradan bir bozuma gidilebilir. Orada bir öteki mevzu daha var. Kur muhafazalı TL mevduatı sisteminde kişiselde vadeler 3,6,9,12 diye gidiyor. Şirketlerde ise şu anki düzenlemeye nazaran vadeler 6 ve 12 aylık belirlenecek. Şirketler orada da daha kısa vadeler olmasını talep ediyor. 3 aylık bir vade olmasını talep ediyorlar. Bilhassa kurumlar vergisi istisnası olursa, mutlaka şirketler bu düzenlemeye ağır ilgi göstereceklerdir. Bu da doları daha düşürücü bir tesir yaratabilir” dedi.
Lakin, gerçek ve hükmî bireyler içinde vergilendirme farkı oluştu. Yapılacak bir düzenleme ile şirketlere kurumlar vergisi istisnası getirilecek.
Kur muhafazalı TL mevduat eserinde Merkez Bankası’nın desteklediği döviz mevduatından dönüşte faiz üst limiti uygulanmıyor. Bankalar TL’den dönüşe en çok yüzde 17 faiz verirken döviz mevduatından dönüşüme yüzde 21’e kadar çıkıyor.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın da Türk lirasına dönüşümün desteklenmesi kapsamına alınan kurumların kur ve altın değerlemesinde oluşan yarar farklarına kurumlar vergisi istisnası getireceği öğrenildi. Lakin dönüşümün 17 Şubat 2022’ye kadar yapılmasıyla bir arada 2021 yılı son süreksiz vergi periyodu için de bu istisnadan yararlanma imkanı getirilmesi, yeni tartışmalara yol açtı.
“DOLARI DÜŞÜRÜCÜ BİR TESİR YARATABİLİR”
Hususa ait son durum hakkında NTV canlı yayınında bilgi veren Dünya Gazetesi Temsilcisi Hakan Güldağ, “Bizim gözlemlediğimiz, şirketler bölümünden bu istikamette bir döviz bozumu çabucak hemen gelmiş değil. Kurun dün akşam saat 18’den daha sonraki besbelli hareketini büsbütün buna bağlamak hayli gerçek değil. ABD enflasyon sayıları açıklanınca bir anda piyasa nasıl reaksiyon vereceğini tam bilemedi. İstikrar arayışı oldu.
Kur muhafazalı mevduat faizleri şirketler kısmına nitekim o biçimde çıkarsa, bu çabucak hemen kesinleşmedi. 17 Şubat’a kadar da vakit var. O çerçevede şirketlerin buna ilgisi var. Piyasada yüzde 21 civarında faiz var. Kredi faizleri de yüzde 30’lar civarında. Bunlar da dikkate alınacaktır” diye konuştu.
İhracatçılar için kurumlar vergisinden muaf olmanın onlara büyük bir avantaj sağlayacağının da altını çizen Hakan Güldağ, “Yaklaşık 90 milyar dolar civarında hukuksal şahısların döviz tevdiat hesabı var, bunun 48 milyar doları vadeli, buradan bir bozuma gidilebilir. Orada bir öteki mevzu daha var. Kur muhafazalı TL mevduatı sisteminde kişiselde vadeler 3,6,9,12 diye gidiyor. Şirketlerde ise şu anki düzenlemeye nazaran vadeler 6 ve 12 aylık belirlenecek. Şirketler orada da daha kısa vadeler olmasını talep ediyor. 3 aylık bir vade olmasını talep ediyorlar. Bilhassa kurumlar vergisi istisnası olursa, mutlaka şirketler bu düzenlemeye ağır ilgi göstereceklerdir. Bu da doları daha düşürücü bir tesir yaratabilir” dedi.