Samuag
New member
2016 yılında bir inşaatta çalışan 22 yaşındaki Ferdi Bozyel, çalıştığı sırada ayağının takılması kararı 3 metre yükseklikteki inşaattan düştü. Düşme daha sonrası boynu kırılan Bozyel’in bedeninin yüzde 90’ı felçli kaldı.
Bozyel, patronun iş güvenliğini almadığı argümanıyla Gaziantep 3. İş Mahkemesine başvurarak dava açtı. Yaklaşık 5 yıl süren davanın akabinde mahkeme, patronu 860 bin TL tazminata mahkum etti.
Mahkeme dava süreci niçiniyle uyguladığı yasal faiz ile 1 milyon 500 bin TL ile patronu, rekor ölçüde tazminata mahkum etti. Karara sevinen Bozyel ailesi, bu seferde patronun mal varlığını diğerine devretmesinden dolayı parayı alamıyor. Karara reaksiyon gösteren aile yetkililerden yardım istiyor.
“SADECE HAKKIMI İSTİYORUM DİĞER DA BİR ŞEY İSTEMİYORUM”
Felç kaldığı için 5 yıldır epeyce büyük zorluklar yaşadığını belirten Ferdi Bozyel, “İnşaatta çalışıyordum. El otomobilini art taraflara gerçek çekmek isterken ayağım yerde bulunan brikete takıldı ve istikrarsız bir biçimde baş üstü yere düştüm. Düştüğüm yer 3 metre yükseklikteydi. Toprağın üstüne hakikat düştüm daha sonrasındasını da hatırlamıyorum. 5 yıldır yerdeyim hiç bir gün gelip halimi hatırımı sormadılar. Yalnızca hakkımı istiyorum diğer da bir şey istemiyorum” dedi.
“OĞLUMUN HAYATI KURTULSUN ÖBÜR BİR ŞEY İSTEMİYORUM”
Dava kararı kazandıkları parayı alamadıklarını ve çocuğunun geleceği için bir şeyler yapmak istediğini belirten baba Mustafa Bozyel, “Oğlum, 2016’nın 10’uncu ayında inşaattan düştü. Harç otomobilini çekerken ayağı brikete değiyor ve istikrarını kaybedip sırt üstü yere düşüyor. Yere düştüğünde boynu kırılıyor. İvedilikle devlet hastanesine kaldırdık ve bize ameliyatın burada yapılamayacağını bu niçinle özel bir hastaneye götürmemizi istediler. Özel hastanede bizden 100 bin TL istediler. Bizde ödeyemeyecek biçimdeydik zira personel bir insan bu parayı ödeyemez. Onun için biz oğlumun işverenine haber verdik” diye söz etti.
İşvereninden gelen yanıt üzerine dava açmaya karar verdiklerini belirten baba işverenin kelamlarını şöyleki aktardı:
İşvereni, ‘eğer biz bu parayı ödersek ceza alırız. Bunun için de biz bu riski göze alamayız. Herkes kendi başının devasına baksın’ dedi. Bizde bu olayın akabinde hukuksal yoldan davamızı başlattık. Hukuksal süreci başlattıktan daha sonra avukatlar aracılığıyla 1 milyon 500 bin TL para kazandık.
“1 MİLYON 500 BİN TL’YE YAKIN BİR HAK KAZANDIK FAKAT MAALESEF YENİDEN HUKUK KANUNLARI YETERİNCE PARAYI ALAMIYORUZ”
Müvekkilinin davasını kazandığını lakin talep etmelerine karşın alınmayan ihtiyati önlem sonucunın uygulanmaması yüzünden alamadıklarını söyleyen Ersel Cengiz, “ 2016 yılında açılan davada HMK 389 gereği ihtiyari önlem konulmasını talep ettik mahkemeden. Tabi bu da davalı taraf için oluyor. Bunun niçini ise sonrasındasındadan davayı kazanma sürecinde mal varlığını kaçırmamasına yönelikti. Lakin bu talebimiz her ne hikmetse mahkeme tarafınca görmezden gelindi” formunda konuştu.
Şu anda kazanmış oldukları bu hakkı bir daha hukuk kanunları yeterince alamıyoruz diye belirten Ersel Cengiz:
Bunun tek niçini dava açılırken ihtiyati önlem sonucunın konulmamış olması. Bu niçinle mağduriyetimiz var. Bundan daha sonraki süreçte yenidendan bizim tasarrufun iptali üzere bir dava açmamız gerekiyor. Fakat 2016 yılında açılan dava esasen yıl 2021 artık sonuçlandı. Bir 5 yıl daha eklememiz gerekiyor ki o süreçte de davamızı kazanıp davalı tarafın üzerine elinden çıkardığı malların eline geçmesini beklemekten öteki dermanımız kalmayacak. Sonuç olarak geciken adalet, adalet değildir. Mağduriyetimizin bir an evvel giderilmesini talep etmekteyiz” diyerek kelamlarına devam etti.
Bozyel, patronun iş güvenliğini almadığı argümanıyla Gaziantep 3. İş Mahkemesine başvurarak dava açtı. Yaklaşık 5 yıl süren davanın akabinde mahkeme, patronu 860 bin TL tazminata mahkum etti.
Mahkeme dava süreci niçiniyle uyguladığı yasal faiz ile 1 milyon 500 bin TL ile patronu, rekor ölçüde tazminata mahkum etti. Karara sevinen Bozyel ailesi, bu seferde patronun mal varlığını diğerine devretmesinden dolayı parayı alamıyor. Karara reaksiyon gösteren aile yetkililerden yardım istiyor.
“SADECE HAKKIMI İSTİYORUM DİĞER DA BİR ŞEY İSTEMİYORUM”
Felç kaldığı için 5 yıldır epeyce büyük zorluklar yaşadığını belirten Ferdi Bozyel, “İnşaatta çalışıyordum. El otomobilini art taraflara gerçek çekmek isterken ayağım yerde bulunan brikete takıldı ve istikrarsız bir biçimde baş üstü yere düştüm. Düştüğüm yer 3 metre yükseklikteydi. Toprağın üstüne hakikat düştüm daha sonrasındasını da hatırlamıyorum. 5 yıldır yerdeyim hiç bir gün gelip halimi hatırımı sormadılar. Yalnızca hakkımı istiyorum diğer da bir şey istemiyorum” dedi.
“OĞLUMUN HAYATI KURTULSUN ÖBÜR BİR ŞEY İSTEMİYORUM”
Dava kararı kazandıkları parayı alamadıklarını ve çocuğunun geleceği için bir şeyler yapmak istediğini belirten baba Mustafa Bozyel, “Oğlum, 2016’nın 10’uncu ayında inşaattan düştü. Harç otomobilini çekerken ayağı brikete değiyor ve istikrarını kaybedip sırt üstü yere düşüyor. Yere düştüğünde boynu kırılıyor. İvedilikle devlet hastanesine kaldırdık ve bize ameliyatın burada yapılamayacağını bu niçinle özel bir hastaneye götürmemizi istediler. Özel hastanede bizden 100 bin TL istediler. Bizde ödeyemeyecek biçimdeydik zira personel bir insan bu parayı ödeyemez. Onun için biz oğlumun işverenine haber verdik” diye söz etti.
İşvereninden gelen yanıt üzerine dava açmaya karar verdiklerini belirten baba işverenin kelamlarını şöyleki aktardı:
İşvereni, ‘eğer biz bu parayı ödersek ceza alırız. Bunun için de biz bu riski göze alamayız. Herkes kendi başının devasına baksın’ dedi. Bizde bu olayın akabinde hukuksal yoldan davamızı başlattık. Hukuksal süreci başlattıktan daha sonra avukatlar aracılığıyla 1 milyon 500 bin TL para kazandık.
“1 MİLYON 500 BİN TL’YE YAKIN BİR HAK KAZANDIK FAKAT MAALESEF YENİDEN HUKUK KANUNLARI YETERİNCE PARAYI ALAMIYORUZ”
Müvekkilinin davasını kazandığını lakin talep etmelerine karşın alınmayan ihtiyati önlem sonucunın uygulanmaması yüzünden alamadıklarını söyleyen Ersel Cengiz, “ 2016 yılında açılan davada HMK 389 gereği ihtiyari önlem konulmasını talep ettik mahkemeden. Tabi bu da davalı taraf için oluyor. Bunun niçini ise sonrasındasındadan davayı kazanma sürecinde mal varlığını kaçırmamasına yönelikti. Lakin bu talebimiz her ne hikmetse mahkeme tarafınca görmezden gelindi” formunda konuştu.
Şu anda kazanmış oldukları bu hakkı bir daha hukuk kanunları yeterince alamıyoruz diye belirten Ersel Cengiz:
Bunun tek niçini dava açılırken ihtiyati önlem sonucunın konulmamış olması. Bu niçinle mağduriyetimiz var. Bundan daha sonraki süreçte yenidendan bizim tasarrufun iptali üzere bir dava açmamız gerekiyor. Fakat 2016 yılında açılan dava esasen yıl 2021 artık sonuçlandı. Bir 5 yıl daha eklememiz gerekiyor ki o süreçte de davamızı kazanıp davalı tarafın üzerine elinden çıkardığı malların eline geçmesini beklemekten öteki dermanımız kalmayacak. Sonuç olarak geciken adalet, adalet değildir. Mağduriyetimizin bir an evvel giderilmesini talep etmekteyiz” diyerek kelamlarına devam etti.