Samuag
New member
Sinop Boyabat’ta 1989’da yaşanan heyelanların akabinde ‘afet bölgesi’ ilan edilen Akçakese köyü Karanlı Mahallesi tahliye edildi. Konutlarını boşaltan ve kira yardımı yapılan halk, köyde ‘Çamlıca’ ismiyle kurulan yeni mahallede inşa edilen konutlara taşındı. Lakin birtakım şahıslar konutlarını terk etmedi.
vakit içinde vilayet haricinden gelenlerin yapılara yerleşmesiyle risk altındaki bölgede nüfus da arttı. Boyabat Kaymakamlığı da tehlike üzerine yerleşim alanının ‘mahalle’ unvanını kaldırdı, şebekeden suyu kesti. Müftülük imamı geri çekince, cami de kapandı. Konutlarını boşaltmamakta ısrar eden birtakım şahıslar, heyelan riskinin bir daha tespit edilmesini istedikleri yerleşim alanında yaşamayı sürdürüyor.
‘SONUÇ OLUMSUZ OLURSA BOYNUMUZ KILDAN İNCE’
Akçakese Kültür ve Yardımlaşma Dayanışma Derneği Lideri Uysal Sıhhat, “Burası, 1989 yılında afet bölgesi ilan edildi. Fakat ortadan uzun mühlet geçti. Biz bölgenin afet riskinin bir daha araştırılması için mevzuyu yargıya taşıdık. Uzman raporunda köyün kaymasının durduğu tespit edildi. Suyumuz kesildi, elektriğimiz de kesilmek üzere. Burada kalanların ikametgahı silindi. Mahkemenin sonucunı beklemeden suyumuzun ve elektriğimizin kesilmesini istemiyoruz. Karar çıktığında ve sonuç olumsuz olursa boynumuz kıldan incedir” diye konuştu.
Asiye Şahin Karahan ise, “1989 yılında heyelan oldu. Ölen kimse olmadı, yıkıcı bir olay olmadı. Biz hala dere suyu içiyoruz lakin suyumuz kesildi. Köyümüzde göçmen durumundayız. Meskenlerimiz ve yerlerimiz tapulu. Yerimizde oturmak istiyoruz, gidecek yerimiz yok” dedi.
‘HEYELANLI BÖLGE, KONUTLAR KAYIYOR’
Akçakese Köyü Muhtarı Erol Gül de, “1989 yılında meydana gelen heyelanın akabinde afet riski bulunan meskenler için köyün diğer bir kısmına yapılan 30 konut sahiplerine teslim edildi. Akçakese köyüne bağlı Karanlı Mahallesi resmiyette yok, bu biçimde bir mahalle görünmüyor. Bu köy nüfustan kaldırıldı, bir tek elektrik kapatılmadı. Onun için de önümüzdeki günlerde resmi yazı gelir. Burası heyelan olan bir bölge ve her sene konutlar kayıyor. Yarın bir mesken yıkılsa bana soracaklar. Heyelan periyodunda konut sahiplerine para ve aylık kira yardımı yapıldı. bu biçimdelar vilayet haricinde yaşayanlar köye bile gelmedi. Artık gelip yerleşmişler ve ‘biz buradan gitmeyeceğiz’ diyorlar. Devletimiz ‘burada oturun’ derlerse olağan olarak otururlar” diye konuştu.
vakit içinde vilayet haricinden gelenlerin yapılara yerleşmesiyle risk altındaki bölgede nüfus da arttı. Boyabat Kaymakamlığı da tehlike üzerine yerleşim alanının ‘mahalle’ unvanını kaldırdı, şebekeden suyu kesti. Müftülük imamı geri çekince, cami de kapandı. Konutlarını boşaltmamakta ısrar eden birtakım şahıslar, heyelan riskinin bir daha tespit edilmesini istedikleri yerleşim alanında yaşamayı sürdürüyor.
‘SONUÇ OLUMSUZ OLURSA BOYNUMUZ KILDAN İNCE’
Akçakese Kültür ve Yardımlaşma Dayanışma Derneği Lideri Uysal Sıhhat, “Burası, 1989 yılında afet bölgesi ilan edildi. Fakat ortadan uzun mühlet geçti. Biz bölgenin afet riskinin bir daha araştırılması için mevzuyu yargıya taşıdık. Uzman raporunda köyün kaymasının durduğu tespit edildi. Suyumuz kesildi, elektriğimiz de kesilmek üzere. Burada kalanların ikametgahı silindi. Mahkemenin sonucunı beklemeden suyumuzun ve elektriğimizin kesilmesini istemiyoruz. Karar çıktığında ve sonuç olumsuz olursa boynumuz kıldan incedir” diye konuştu.
Asiye Şahin Karahan ise, “1989 yılında heyelan oldu. Ölen kimse olmadı, yıkıcı bir olay olmadı. Biz hala dere suyu içiyoruz lakin suyumuz kesildi. Köyümüzde göçmen durumundayız. Meskenlerimiz ve yerlerimiz tapulu. Yerimizde oturmak istiyoruz, gidecek yerimiz yok” dedi.
‘HEYELANLI BÖLGE, KONUTLAR KAYIYOR’
Akçakese Köyü Muhtarı Erol Gül de, “1989 yılında meydana gelen heyelanın akabinde afet riski bulunan meskenler için köyün diğer bir kısmına yapılan 30 konut sahiplerine teslim edildi. Akçakese köyüne bağlı Karanlı Mahallesi resmiyette yok, bu biçimde bir mahalle görünmüyor. Bu köy nüfustan kaldırıldı, bir tek elektrik kapatılmadı. Onun için de önümüzdeki günlerde resmi yazı gelir. Burası heyelan olan bir bölge ve her sene konutlar kayıyor. Yarın bir mesken yıkılsa bana soracaklar. Heyelan periyodunda konut sahiplerine para ve aylık kira yardımı yapıldı. bu biçimdelar vilayet haricinde yaşayanlar köye bile gelmedi. Artık gelip yerleşmişler ve ‘biz buradan gitmeyeceğiz’ diyorlar. Devletimiz ‘burada oturun’ derlerse olağan olarak otururlar” diye konuştu.