A
admin
Guest
Eczacılık okumak isteyenlere kıymetli tavsiyeler
Üniversite imtihanı yaklaşıyor. Birtakım öğrenciler nerede hangi mesleği yapacaklarına oldukçatan kararlarını verdi, kimileri ise hala kararsız hatta biroldukca genç bir kısım seçmiş olsa bile üniversite senelerında dahi, ne olmak istediğiyle ilgili kara kara düşünüyor. Uzmanlar ise öğrencilerin, üniversitenin sunduğu ek eğitim-gelişim imkanlarına, yerleşke üniversitesi bulunmasına, staj imkanlarına, okudukları kısmın öğrenciyi AR-GE projeleri ve üniversite-sanayi iş birliklerine ne kadar dâhil ettiğine dikkat etmelerini öneriyor.
Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Meriç Köksal Akkoç, eczacılık eğitiminin nasıl olması gerektiğine ait görüşlerini paylaşarak bu yıl üniversite tercihi yapacak olan ve eczacılık kısmını seçmeyi düşünen lise öğrencilerine tekliflerde bulundu.
Pandemiyle bir arada eczacıların, sıhhat zincirinin değerli bir kesimi olduğunun hayli daha net bir biçimde anlaşıldığını kaydeden Akkoç, eczacıların insan ve toplum sıhhatini müdafaada ne kadar kıymetli bir meslek kümesi olduğunun hatırlandığını söylemiş oldu.
Akkoç, “İlaçları nasıl kullanmanız gerektiğini en yakın sıhhat danışmanızdan öğrenebilirsiniz birebir vakitte randevusuz kapıdan içeri girdiğinizde bu bilgiyi size verebilecek, her semtimizde ulaşabileceğiniz eczanelerimiz ve eczacılarımız var” dedi.
“Öğrencinin amacına yönelik çeşitlilik olmalı”
“Eczacılık eğitimi kişinin gayeleri doğrultusunda şekillendirilebilmeli, müfredatta esneklikler sağlanabilmelidir” tabirlerini kullanan Prof. Dr. Akkoç, “Tabi ki eczacılığın şayet olmazsa olmaz temel dersleri vardır. Bunlardan feragat edemeyiz fakat biz vakit zaman müfredat yaparken bunu kaçırıyoruz. Eczacılık demek, sırf eczacılık bilimlerine ilişkin ders içeriklerini öğrenmek demek değil. Bir esnek programla aslında öğrencilerin gitmek istedikleri gayeye yönelik çeşitlilikleri sağlayabilecek bir program olmalı” dedi.
Biroldukca öğrencinin, aslında üniversite tercihi yapsa da, üniversiteye başladığı vakit ne yapacağına çabucak hemen tam olarak karar vermemiş olduğuna işaret eden Akkoç, “Ne yapacağına karar verme evresini üniversitede geçiren öğrencilerimiz epey başarılı bir planlama çiziyorlar” diye konuştu.
Üniversite tercihi yapacak öğrencilerin üniversitenin, kısım dersleri haricinde sunduğu imkanlara bakması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Meriç Köksal Akkoç, şunları kaydetti: “Üniversite okuduğunuz kısım dersleri haricinde size neler verebiliyor. Tercih yapacak öğrenci yan kısım, çift ana kısım üzere imkanlara bakmalı. ‘Kendimi bu tarafta de geliştirebilir miyim’ sorusunu sorduğu vakit farklı ilgi alanlarından da dersler alabilmesini sağlayan bir üniversite olmalı. Bu imkanı kullanabilmesi için de ulaşım üzere bir sıkıntıyla karşılaşmamalı. Tüm üniteleri birebir yerleşkede barındıran bir üniversite olması önemli” dedi.
“Uygulamalı eğitim alıyorlar”
Eczacılık eğitiminin ağır bir eğitim olduğunu anımsatan Prof. Dr. Akkoç, kelamlarını şu biçimde sürdürdü: “İlk yıl fizyoloji, biyokimya, mikrobiyoloji üzere temel tıp bilimleri derslerini alıyorlar. Devam eden senelerda ilacın her basamağına, ilacın bedendeki tesirine, bir ilacın etken unsurunun nasıl üretildiğine, onun nasıl ilaç haline getirildiğine ve hastada en müspet kararı almak için nasıl bir tedavi protokolü izlenmesi gerektiğine dair her şeyi uygulamalı olarak öğreniyorlar” dedi.
“Öğrenci nerede çalışacağına saha tecrübesinden daha sonra karar veriyor”
Eczacılığın multidisipliner bir alan olduğunu anımsatan Prof. Dr. Akkoç, şunları kaydetti: “Öğrencilerimizin nerede çalışmak istediğine saha tecrübesinden yani stajlardan daha sonra karar verebildiğini gördük. Öğrencilerimizi mümkün olduğunca fazla, farklı alanlarda staj uygulamalarına yönlendiriyoruz. AR-GE çalışmaları da öğrencilerin bu karar süreçlerinde tesirli oluyor ve AR-GE çalışmalarına öğrencileri mümkün olduğunca epey dahil etmeye çalışıyoruz. Tüm projelerde; üniversite-sanayi iş birlikleri yahut fon dayanaklı projelerde kesinlikle öğrencilerimize bursiyerlik imkanı sağlıyoruz bu biçimde bir müddetç sonunda serbest eczane düşünmeyen öğrenciler hür eczaneye yöneliyorlar, hiç düşünmeyenler hastane eczacılığına yöneliyor. Hayalinde hiç akademisyenlik olmayan biroldukça öğrencimi bu projelerle kazandım. Daha eğitimin başındayken meslek seyahati çizilmiş oluyor” dedi.
Hibya Haber Ajansı
Üniversite imtihanı yaklaşıyor. Birtakım öğrenciler nerede hangi mesleği yapacaklarına oldukçatan kararlarını verdi, kimileri ise hala kararsız hatta biroldukca genç bir kısım seçmiş olsa bile üniversite senelerında dahi, ne olmak istediğiyle ilgili kara kara düşünüyor. Uzmanlar ise öğrencilerin, üniversitenin sunduğu ek eğitim-gelişim imkanlarına, yerleşke üniversitesi bulunmasına, staj imkanlarına, okudukları kısmın öğrenciyi AR-GE projeleri ve üniversite-sanayi iş birliklerine ne kadar dâhil ettiğine dikkat etmelerini öneriyor.
Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Meriç Köksal Akkoç, eczacılık eğitiminin nasıl olması gerektiğine ait görüşlerini paylaşarak bu yıl üniversite tercihi yapacak olan ve eczacılık kısmını seçmeyi düşünen lise öğrencilerine tekliflerde bulundu.
Pandemiyle bir arada eczacıların, sıhhat zincirinin değerli bir kesimi olduğunun hayli daha net bir biçimde anlaşıldığını kaydeden Akkoç, eczacıların insan ve toplum sıhhatini müdafaada ne kadar kıymetli bir meslek kümesi olduğunun hatırlandığını söylemiş oldu.
Akkoç, “İlaçları nasıl kullanmanız gerektiğini en yakın sıhhat danışmanızdan öğrenebilirsiniz birebir vakitte randevusuz kapıdan içeri girdiğinizde bu bilgiyi size verebilecek, her semtimizde ulaşabileceğiniz eczanelerimiz ve eczacılarımız var” dedi.
“Öğrencinin amacına yönelik çeşitlilik olmalı”
“Eczacılık eğitimi kişinin gayeleri doğrultusunda şekillendirilebilmeli, müfredatta esneklikler sağlanabilmelidir” tabirlerini kullanan Prof. Dr. Akkoç, “Tabi ki eczacılığın şayet olmazsa olmaz temel dersleri vardır. Bunlardan feragat edemeyiz fakat biz vakit zaman müfredat yaparken bunu kaçırıyoruz. Eczacılık demek, sırf eczacılık bilimlerine ilişkin ders içeriklerini öğrenmek demek değil. Bir esnek programla aslında öğrencilerin gitmek istedikleri gayeye yönelik çeşitlilikleri sağlayabilecek bir program olmalı” dedi.
Biroldukca öğrencinin, aslında üniversite tercihi yapsa da, üniversiteye başladığı vakit ne yapacağına çabucak hemen tam olarak karar vermemiş olduğuna işaret eden Akkoç, “Ne yapacağına karar verme evresini üniversitede geçiren öğrencilerimiz epey başarılı bir planlama çiziyorlar” diye konuştu.
Üniversite tercihi yapacak öğrencilerin üniversitenin, kısım dersleri haricinde sunduğu imkanlara bakması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Meriç Köksal Akkoç, şunları kaydetti: “Üniversite okuduğunuz kısım dersleri haricinde size neler verebiliyor. Tercih yapacak öğrenci yan kısım, çift ana kısım üzere imkanlara bakmalı. ‘Kendimi bu tarafta de geliştirebilir miyim’ sorusunu sorduğu vakit farklı ilgi alanlarından da dersler alabilmesini sağlayan bir üniversite olmalı. Bu imkanı kullanabilmesi için de ulaşım üzere bir sıkıntıyla karşılaşmamalı. Tüm üniteleri birebir yerleşkede barındıran bir üniversite olması önemli” dedi.
“Uygulamalı eğitim alıyorlar”
Eczacılık eğitiminin ağır bir eğitim olduğunu anımsatan Prof. Dr. Akkoç, kelamlarını şu biçimde sürdürdü: “İlk yıl fizyoloji, biyokimya, mikrobiyoloji üzere temel tıp bilimleri derslerini alıyorlar. Devam eden senelerda ilacın her basamağına, ilacın bedendeki tesirine, bir ilacın etken unsurunun nasıl üretildiğine, onun nasıl ilaç haline getirildiğine ve hastada en müspet kararı almak için nasıl bir tedavi protokolü izlenmesi gerektiğine dair her şeyi uygulamalı olarak öğreniyorlar” dedi.
“Öğrenci nerede çalışacağına saha tecrübesinden daha sonra karar veriyor”
Eczacılığın multidisipliner bir alan olduğunu anımsatan Prof. Dr. Akkoç, şunları kaydetti: “Öğrencilerimizin nerede çalışmak istediğine saha tecrübesinden yani stajlardan daha sonra karar verebildiğini gördük. Öğrencilerimizi mümkün olduğunca fazla, farklı alanlarda staj uygulamalarına yönlendiriyoruz. AR-GE çalışmaları da öğrencilerin bu karar süreçlerinde tesirli oluyor ve AR-GE çalışmalarına öğrencileri mümkün olduğunca epey dahil etmeye çalışıyoruz. Tüm projelerde; üniversite-sanayi iş birlikleri yahut fon dayanaklı projelerde kesinlikle öğrencilerimize bursiyerlik imkanı sağlıyoruz bu biçimde bir müddetç sonunda serbest eczane düşünmeyen öğrenciler hür eczaneye yöneliyorlar, hiç düşünmeyenler hastane eczacılığına yöneliyor. Hayalinde hiç akademisyenlik olmayan biroldukça öğrencimi bu projelerle kazandım. Daha eğitimin başındayken meslek seyahati çizilmiş oluyor” dedi.
Hibya Haber Ajansı