Professional
New member
İKTİSAT SERVİSİ
Geçtiğimiz birkaç yıl ortasında tarımda üretim planlaması büsbütün terk edildi. Kanal İstanbul üzere projelere dev bütçeler ayrılırken ziraî sulama çalışmaları atıl bırakıldı. Yerli üretimin karşılık veremediği tüketim muhtaçlığını karşılamak için ise bu yıl da hububat ve bakliyat mamüllerinde gümrük vergisi yılbaşına kadar kaldırıldı. Kuraklıkla boğuşan, maliyetler karşısında ezilen çiftçi tarlaya büsbütün küsme noktasına geldi. 18 yılda borcu 72 kat artarak 137 milyar TL’yi aşan üreticilerden 700 bini farklı mesleklere yöneldi.
YERLİ MAKARNALIK BUĞDAYA BİN 800 TL İTHAL ESERE İSE 2 BİN 450 TL VERİLİYOR
CHP önderi Kılıçdaroğlu “Can çekişen tarımımızı ve çiftçimizi bitirmeye yeminli bir Erdoğan var. İklim ve tarım birinci öncelikli ıslahat konularımız içinde. Evlatlarımıza ithal eser cenneti; bereketsiz, çorak bir Türkiye bırakmayacağız” yansısını gösterdi. Niğde Milletvekili Gürer de Toprak Mahsulleri Ofisi’nin yaptığı ithalatın soru işaretleri oluşturduğunu söylemiş oldu. “Yerli makarnalık buğdaya bin 800 lira fiyat veren TMO ithal makarnalık buğdaya 330 dolar verecek. Yani 2 bin 450 TL…” sözünü kullandı.
KURAKLIKLA BOĞUŞAN ÇİFTÇİYE İTHALAT TOKADI
Uzun bir müddetdir kuraklık ve maliyetlerle boğuşan çiftçiye artık de ithalat tokadı vuruldu. Artan maliyetlere tedbir alınmamasından şikayet eden üretici, sıfır gümrük vergisi kararnamesine reaksiyonlu. Bu vakte kadar yapılan tüm ikazlara karşın Hükumet’in bu bahiste tedbir almaması da eleştirildi. CHP Genel Lideri Kılıçdaroğlu “Can çekişen tarımımızı ve çiftçimizi bitirmeye yeminli bir Erdoğan var” dedi.
Türkiye tarımda güç bir yıl geçiyor. Bilhassa tüm dünyayı vuran kuraklık dalgası ve yapılan atılımlar hem randımanı düşürüyor birebir vakitte çiftçiyi küstürüyor. Ekonomik krizle birlikte girdi maliyetleri artan çiftçiye artık de ithalat darbesi vuruldu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan ve ithalat rejimi sonucunda değişiklik yapan Cumhurbaşkanı sonucu ekinde yer alan listeye bakılırsa, nohut, yeşil ve kırmızı mercimek, buğday, mahlut, tohumluk çavdar, beyaz ve maltlık arpa, tohumluk yulaf, mısır ve buğdaygiller ailesinden bir yem bitkisi olan sorgum tohumu ithalatında gümrük vergisi 31 Aralık’a kadar sıfır olarak uygulanacak. Birebir gazetede yayımlanan ve ithalat rejimi sonucunda değişiklik yapan başka Cumhurbaşkanı sonucuna göre ise kahve ithalatının gümrük vergisi AB ve EFTA ülkeleri için yüzde 11’den yüzde 6’ya, Kosova için yüzde 13’den yüzde 8’e, D-8 ülkeleri için yüzde 10’dan yüzde 8’e, ve öbür ülkeler için yüzde 13’den yüzde 8’e düşürüldü. Bu eserin en az gelişmiş ülkelerden yapılan ithalatında ise gümrük vergisi yüzde 11’den yüzde 6’ya indirildi.
Yapılan ithalat teşebbüsüyle bir arada çiftçinin yükü tekrar arttı. esasen sıkıntı durumda olan üretici, maliyet ve kuraklık yüzünden fiyat düşüremeyince tıpkı pirinç ve öteki ithalat kararlarından daha sonra olduğu üzere tarladan küsebilir. Öte yandan bu vakte kadar yapılan tüm ihtarlara karşın Hükumet’in bu mevzuda tedbir almaması da eleştirildi. Kanal İstanbul Projesi başta olmak üzere aslına bakarsan var olan kuraklık sıkıntısına bir çivi daha çakılacağı düşünülürken, artık maliyetlerin daha da artacağı varsayım ediliyor.
DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan da Haziran 2021’de şu eleştiriyi yapmıştı: “2018’deki sulama bütçesi yaklaşık 6 milyar TL. 2019’da bunu 3 milyara düşürüyorlar, 2020’de de. Türkiye’de tüm tarım yerlerinin suya ulaşması için gereken yatırım ölçüsü 22 milyar dolar. ‘İnadına Kanal İstanbul yapacağım’ diyor. Kanal İstanbul’un maliyet iddiaları en az 20 milyardan başlıyor, 60 milyar dolara kadar… Kanal İstanbul’a harcayacağınız parayı ziraî sulama yatırımlarına harcayın. 3-4 yılda suyla buluşmamış bir karış toprağımız kalmaz.”
‘TARIMI BİTİRMEYE YEMİNLİ’
sonucun, koronavirüs salgını niçiniyle fiyatlarda yaşanan artışın önüne geçilmesi için alındığı açıklandı. Karar üzerine Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu,söz konusu mamüllerin gümrük vergisi oranlarının yılbaşına kadar yüzde sıfır bulunmasına toplumsal medya hesabından reaksiyon gösterdi. Kılıçdaroğlu, şu tabirlere yer verdi: “Saray, hububat ve bakliyat ithalatında gümrük vergilerini sıfırladı. Can çekişen tarımımızı ve çiftçimizi bitirmeye yeminli bir Erdoğan var! Bakın bu husus artık fazlaca ilginizi çekmeyecek tahminen lakin ileride çocuklarımızın en kıymetli konusu toprağımız, suyumuz, gücümüz, çiftçimiz olacak. İklim ve tarım birinci öncelikli ıslahat konularımız içinde. Evlatlarımıza ithal eser cenneti; bereketsiz, çorak bir Türkiye bırakmayacağız.”
‘BORÇ 72 KAT ARTTI’
‘İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş “Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile hububat ve bakliyat ithalatında gümrük vergisi sıfırlandı. AK Parti’nin ithalat üzerine şurası tarım siyaseti iflas etmiştir. 2003’e nazaran çiftçi sayısı 700 bin kişi azalmış, çiftçinin borcu 72 kat artmıştır. Görülüyor ki, AK Parti çiftçiyi bitirmeye kararlı” diye konuştu. CHP İstanbul Milletvekili Yunus Emre ise “Hububat ve bakliyattaki gümrük vergisini sıfırlayarak günü kurtarır, üretimi ve üreticiyi kaybederiz. Üretimden vazgeçebilecek lükse sahip değiliz. Mazot, ilaç, gübre ve benzerlerinin üreticiye olan maliyetini düşürmeli, yerli tarımı var gücümüzle desteklemeliyiz” dedi.
TÜRKİYE İÇİN YENİ BİR REKOR
Amerika Birleşik Devletleri Tarım Bakanlığı (USDA), Türkiye’nin tahıl ve yem üretimine ait bir rapor kaleme almıştı. 27 Temmuz tarihindeki raporda Türkiye’de bu yıl yaşanan kuraklığa, buğday ve arpadaki düşük rekoltelere ve Türkiye’nin ithal ettiği eser ölçüsünün artacağına dikkat çekildi. Türkiye’de bu yılki hasadın neredeyse yarısının tamamlandığı belirtilen raporda Güneydoğu Anadolu ve İç Anadolu bölgelerinde tesirli olan kuraklık niçiniyle buğday meblağlarının arttığı belirtildi. Bir ton durum buğdayının 2 bin 750 TL olduğu belirtilen raporda geçen yıla göre fiyat artışının yüzde 50 olduğu iddia açıklandı. Bu yılki Mayıs ayının son 50 yılın en sıcak Mayıs ayı olduğu hatırlatılan raporda kimi bölgelerde randıman kayıplarının yüzde 70’e ulaştığı kaydedildi. Ayrıyeten ABD Tarım Bakanlığı’nın bu dönem Türkiye için rekolte kestirimi 16.5 milyon ton oldu. Nisan ayındaki iddia ise 17.6 milyon tondu. Bakanlığın Türkiye’deki buğday tüketim varsayımı geçen yıla bakılırsa 1.4 milyon ton artışla 22 milyon ton oldu. Buğday için ihracat varsayımı 6 milyon ton, ithalat iddiası ise 11.5 milyon ton oldu. Bu ithalat düzeyi Türkiye için yeni bir rekor manasına geliyor.
YERLİYE DÜŞÜK YABANCIYA YÜKSEK FİYAT
Amerika Birleşik Devletleri Tarım Bakanlığı (USDA), Türkiye’nin tahıl ve yem üretimine ait bir rapor kaleme almıştı. 27 Temmuz tarihindeki raporda Türkiye’de bu yıl yaşanan kuraklığa, buğday ve arpadaki düşük rekoltelere ve Türkiye’nin ithal ettiği eser ölçüsünün artacağına dikkat çekildi. Türkiye’de bu yılki hasadın neredeyse yarısının tamamlandığı belirtilen raporda Güneydoğu Anadolu ve İç Anadolu bölgelerinde tesirli olan kuraklık niçiniyle buğday meblağlarının arttığı belirtildi. Bir ton durum buğdayının 2 bin 750 TL olduğu belirtilen raporda geçen yıla bakılırsa fiyat artışının yüzde 50 olduğu varsayım açıklandı. Bu yılki Mayıs ayının son 50 yılın en sıcak Mayıs ayı olduğu hatırlatılan raporda birtakım bölgelerde randıman kayıplarının yüzde 70’e ulaştığı kaydedildi. Ayrıyeten ABD Tarım Bakanlığı’nın bu dönem Türkiye için rekolte varsayımı 16.5 milyon ton oldu. Nisan ayındaki varsayım ise 17.6 milyon tondu. Bakanlığın Türkiye’deki buğday tüketim kestirimi geçen yıla nazaran 1.4 milyon ton artışla 22 milyon ton oldu. Buğday için ihracat varsayımı 6 milyon ton, ithalat varsayımı ise 11.5 milyon ton oldu. Bu ithalat düzeyi Türkiye için yeni bir rekor manasına geliyor.
YERLİYE DÜŞÜK YABANCIYA YÜKSEK FİYAT
Ağustos 2020’de CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, buğday hasadının tamamlandığı bir periyotta Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) 500 bin ton buğday ve 60 bin ton arpa daha ithal edeceğini ve açılan ihalede yerli çiftçiden esirgenen fiyatın yabancı çiftçiye verilmesinin iktidarın çiftçiyi düşünmediğinin göstergesi olduğunu söylemiş oldu. Bu yıl için açıklanan hububat taban fiyatına göre TMO’nun ekmeklik buğdaya bin 650, makarnalık buğdaya bin 800 lira fiyat verdiğini anımsatan Gürer “Aynı TMO ithal makarnalık buğdaya da 330 dolar verecek. Yani 2 bin 450 TL. Türk çiftçisine bin 850 lirayı epey gorenler, yabancı üreticilere hangi mantıkla 2 bin 450 lira ödeyecektir” dedi.
UCUZ OLSUN DERKEN FİYATLARI PATLATMAK
Merhum Turgut Özal periyodunda pirinç meblağlarında yaşanan 1 yıllık artış karşısında ithalata kapı açıldı. Tahlil ithalatta aranınca üretici küstü. O periyotta yerli zenginlerin birçoğu pirinç ithalatçısı oldu. Yurtiçi piyasanın yarı fiyatına ithal edilen pirinç ülkemizde meblağları birden düşürdü. daha sonrasında yerli üretici çeltik ekmeyince, monopolleşen ithalatçılar eski yüksek fiyatın da fazlaca üzerinden pirinç satmaya başladı.
ÜRETİCİ MALİYETLERE YETİŞEMİYOR
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Lideri Şemsi Bayraktar, “Rekor düzeyde artışları bakılırsan girdi fiyatlarına üreticimiz yetişemiyor. Üreticilerin üretimden vazgeçmemeleri için ziraî girdi meblağlarını düşürecek önlemlerin hızla alınması, devletimizin yapması gereken en değerli nazaranvlerden biri haline geldi” dedi.
TARLADAN ÇIKIŞ HER GEÇEN GÜN ARTIYOR
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer de daha evvel kuraklık meselesine değinmişti. Gürer, çiftçilerin borçlarının daima arttığını, üreticilerin tarımdan kopmaya devam ettiğini, iktidarın var olan sıkıntıların tahlili yerine ithalata dayalı bir tarım siyaseti izlediğini kaydetti. Gürer, “2002 yılında 2.4 milyar TL olan çiftçi borcu Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun 2021 yılı Şubat ayı raporuna nazaran 137 milyar TL’ye çıkmış. Bu sayı sadece çiftçilerin bankalara olan borcudur. Tarım Kredi Kooperatifleri ve piyasaya olan borçlarda eklendiğinde çiftçinin borcu 180 milyar TL’yi aşıyor” diye konuştu. Çiftçi sayısının da var olan meselelerin bir kararı olarak gitgide azaldığına işaret eden Gürer “Çiftçi Kayıt Sistemine (ÇKS) nazaran çiftçi sayısında 700 bin kişilik azalma oldu. Ziraat Odası’nın 4 milyon üye sayısı ele alındığında odaya kayıtlı 2 milyon çiftçi bugün çiftçilikten uzaklaşmış” halinde konuştu.
ARTIK DIŞA BAĞLI OLDUK ŞAHA KALKTIK’
UYGUN Parti Genel Yönetim Heyeti Üyesi Rıdvan Uz, hububat ve bakliyatta gümrük vergisi sıfırlandığını hatırlatarak “Yazık. Tarımı da çiftçiyi de bitirdiler” dedi. Analist Prof. Dr. Veysel Ulusoy da “AB ile Gümrük Birliği muahedesinde tarım eserlerimiz yok. sebebi sıradan, Türk malları AB (iç ve dış) pazarını domine etmesin. Buna gerek kalmadı: Tarımda artık dışa bağımlı olduk. Gece yarısı hububat ithalatında gümrük vergisi sıfırlandı. Şaha kalktık” yorumunu yaptı.
Geçtiğimiz birkaç yıl ortasında tarımda üretim planlaması büsbütün terk edildi. Kanal İstanbul üzere projelere dev bütçeler ayrılırken ziraî sulama çalışmaları atıl bırakıldı. Yerli üretimin karşılık veremediği tüketim muhtaçlığını karşılamak için ise bu yıl da hububat ve bakliyat mamüllerinde gümrük vergisi yılbaşına kadar kaldırıldı. Kuraklıkla boğuşan, maliyetler karşısında ezilen çiftçi tarlaya büsbütün küsme noktasına geldi. 18 yılda borcu 72 kat artarak 137 milyar TL’yi aşan üreticilerden 700 bini farklı mesleklere yöneldi.
YERLİ MAKARNALIK BUĞDAYA BİN 800 TL İTHAL ESERE İSE 2 BİN 450 TL VERİLİYOR
CHP önderi Kılıçdaroğlu “Can çekişen tarımımızı ve çiftçimizi bitirmeye yeminli bir Erdoğan var. İklim ve tarım birinci öncelikli ıslahat konularımız içinde. Evlatlarımıza ithal eser cenneti; bereketsiz, çorak bir Türkiye bırakmayacağız” yansısını gösterdi. Niğde Milletvekili Gürer de Toprak Mahsulleri Ofisi’nin yaptığı ithalatın soru işaretleri oluşturduğunu söylemiş oldu. “Yerli makarnalık buğdaya bin 800 lira fiyat veren TMO ithal makarnalık buğdaya 330 dolar verecek. Yani 2 bin 450 TL…” sözünü kullandı.
KURAKLIKLA BOĞUŞAN ÇİFTÇİYE İTHALAT TOKADI
Uzun bir müddetdir kuraklık ve maliyetlerle boğuşan çiftçiye artık de ithalat tokadı vuruldu. Artan maliyetlere tedbir alınmamasından şikayet eden üretici, sıfır gümrük vergisi kararnamesine reaksiyonlu. Bu vakte kadar yapılan tüm ikazlara karşın Hükumet’in bu bahiste tedbir almaması da eleştirildi. CHP Genel Lideri Kılıçdaroğlu “Can çekişen tarımımızı ve çiftçimizi bitirmeye yeminli bir Erdoğan var” dedi.
Türkiye tarımda güç bir yıl geçiyor. Bilhassa tüm dünyayı vuran kuraklık dalgası ve yapılan atılımlar hem randımanı düşürüyor birebir vakitte çiftçiyi küstürüyor. Ekonomik krizle birlikte girdi maliyetleri artan çiftçiye artık de ithalat darbesi vuruldu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan ve ithalat rejimi sonucunda değişiklik yapan Cumhurbaşkanı sonucu ekinde yer alan listeye bakılırsa, nohut, yeşil ve kırmızı mercimek, buğday, mahlut, tohumluk çavdar, beyaz ve maltlık arpa, tohumluk yulaf, mısır ve buğdaygiller ailesinden bir yem bitkisi olan sorgum tohumu ithalatında gümrük vergisi 31 Aralık’a kadar sıfır olarak uygulanacak. Birebir gazetede yayımlanan ve ithalat rejimi sonucunda değişiklik yapan başka Cumhurbaşkanı sonucuna göre ise kahve ithalatının gümrük vergisi AB ve EFTA ülkeleri için yüzde 11’den yüzde 6’ya, Kosova için yüzde 13’den yüzde 8’e, D-8 ülkeleri için yüzde 10’dan yüzde 8’e, ve öbür ülkeler için yüzde 13’den yüzde 8’e düşürüldü. Bu eserin en az gelişmiş ülkelerden yapılan ithalatında ise gümrük vergisi yüzde 11’den yüzde 6’ya indirildi.
Yapılan ithalat teşebbüsüyle bir arada çiftçinin yükü tekrar arttı. esasen sıkıntı durumda olan üretici, maliyet ve kuraklık yüzünden fiyat düşüremeyince tıpkı pirinç ve öteki ithalat kararlarından daha sonra olduğu üzere tarladan küsebilir. Öte yandan bu vakte kadar yapılan tüm ihtarlara karşın Hükumet’in bu mevzuda tedbir almaması da eleştirildi. Kanal İstanbul Projesi başta olmak üzere aslına bakarsan var olan kuraklık sıkıntısına bir çivi daha çakılacağı düşünülürken, artık maliyetlerin daha da artacağı varsayım ediliyor.
DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan da Haziran 2021’de şu eleştiriyi yapmıştı: “2018’deki sulama bütçesi yaklaşık 6 milyar TL. 2019’da bunu 3 milyara düşürüyorlar, 2020’de de. Türkiye’de tüm tarım yerlerinin suya ulaşması için gereken yatırım ölçüsü 22 milyar dolar. ‘İnadına Kanal İstanbul yapacağım’ diyor. Kanal İstanbul’un maliyet iddiaları en az 20 milyardan başlıyor, 60 milyar dolara kadar… Kanal İstanbul’a harcayacağınız parayı ziraî sulama yatırımlarına harcayın. 3-4 yılda suyla buluşmamış bir karış toprağımız kalmaz.”
‘TARIMI BİTİRMEYE YEMİNLİ’
sonucun, koronavirüs salgını niçiniyle fiyatlarda yaşanan artışın önüne geçilmesi için alındığı açıklandı. Karar üzerine Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu,söz konusu mamüllerin gümrük vergisi oranlarının yılbaşına kadar yüzde sıfır bulunmasına toplumsal medya hesabından reaksiyon gösterdi. Kılıçdaroğlu, şu tabirlere yer verdi: “Saray, hububat ve bakliyat ithalatında gümrük vergilerini sıfırladı. Can çekişen tarımımızı ve çiftçimizi bitirmeye yeminli bir Erdoğan var! Bakın bu husus artık fazlaca ilginizi çekmeyecek tahminen lakin ileride çocuklarımızın en kıymetli konusu toprağımız, suyumuz, gücümüz, çiftçimiz olacak. İklim ve tarım birinci öncelikli ıslahat konularımız içinde. Evlatlarımıza ithal eser cenneti; bereketsiz, çorak bir Türkiye bırakmayacağız.”
‘BORÇ 72 KAT ARTTI’
‘İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş “Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile hububat ve bakliyat ithalatında gümrük vergisi sıfırlandı. AK Parti’nin ithalat üzerine şurası tarım siyaseti iflas etmiştir. 2003’e nazaran çiftçi sayısı 700 bin kişi azalmış, çiftçinin borcu 72 kat artmıştır. Görülüyor ki, AK Parti çiftçiyi bitirmeye kararlı” diye konuştu. CHP İstanbul Milletvekili Yunus Emre ise “Hububat ve bakliyattaki gümrük vergisini sıfırlayarak günü kurtarır, üretimi ve üreticiyi kaybederiz. Üretimden vazgeçebilecek lükse sahip değiliz. Mazot, ilaç, gübre ve benzerlerinin üreticiye olan maliyetini düşürmeli, yerli tarımı var gücümüzle desteklemeliyiz” dedi.
TÜRKİYE İÇİN YENİ BİR REKOR
Amerika Birleşik Devletleri Tarım Bakanlığı (USDA), Türkiye’nin tahıl ve yem üretimine ait bir rapor kaleme almıştı. 27 Temmuz tarihindeki raporda Türkiye’de bu yıl yaşanan kuraklığa, buğday ve arpadaki düşük rekoltelere ve Türkiye’nin ithal ettiği eser ölçüsünün artacağına dikkat çekildi. Türkiye’de bu yılki hasadın neredeyse yarısının tamamlandığı belirtilen raporda Güneydoğu Anadolu ve İç Anadolu bölgelerinde tesirli olan kuraklık niçiniyle buğday meblağlarının arttığı belirtildi. Bir ton durum buğdayının 2 bin 750 TL olduğu belirtilen raporda geçen yıla göre fiyat artışının yüzde 50 olduğu iddia açıklandı. Bu yılki Mayıs ayının son 50 yılın en sıcak Mayıs ayı olduğu hatırlatılan raporda kimi bölgelerde randıman kayıplarının yüzde 70’e ulaştığı kaydedildi. Ayrıyeten ABD Tarım Bakanlığı’nın bu dönem Türkiye için rekolte kestirimi 16.5 milyon ton oldu. Nisan ayındaki iddia ise 17.6 milyon tondu. Bakanlığın Türkiye’deki buğday tüketim varsayımı geçen yıla bakılırsa 1.4 milyon ton artışla 22 milyon ton oldu. Buğday için ihracat varsayımı 6 milyon ton, ithalat iddiası ise 11.5 milyon ton oldu. Bu ithalat düzeyi Türkiye için yeni bir rekor manasına geliyor.
YERLİYE DÜŞÜK YABANCIYA YÜKSEK FİYAT
Amerika Birleşik Devletleri Tarım Bakanlığı (USDA), Türkiye’nin tahıl ve yem üretimine ait bir rapor kaleme almıştı. 27 Temmuz tarihindeki raporda Türkiye’de bu yıl yaşanan kuraklığa, buğday ve arpadaki düşük rekoltelere ve Türkiye’nin ithal ettiği eser ölçüsünün artacağına dikkat çekildi. Türkiye’de bu yılki hasadın neredeyse yarısının tamamlandığı belirtilen raporda Güneydoğu Anadolu ve İç Anadolu bölgelerinde tesirli olan kuraklık niçiniyle buğday meblağlarının arttığı belirtildi. Bir ton durum buğdayının 2 bin 750 TL olduğu belirtilen raporda geçen yıla bakılırsa fiyat artışının yüzde 50 olduğu varsayım açıklandı. Bu yılki Mayıs ayının son 50 yılın en sıcak Mayıs ayı olduğu hatırlatılan raporda birtakım bölgelerde randıman kayıplarının yüzde 70’e ulaştığı kaydedildi. Ayrıyeten ABD Tarım Bakanlığı’nın bu dönem Türkiye için rekolte varsayımı 16.5 milyon ton oldu. Nisan ayındaki varsayım ise 17.6 milyon tondu. Bakanlığın Türkiye’deki buğday tüketim kestirimi geçen yıla nazaran 1.4 milyon ton artışla 22 milyon ton oldu. Buğday için ihracat varsayımı 6 milyon ton, ithalat varsayımı ise 11.5 milyon ton oldu. Bu ithalat düzeyi Türkiye için yeni bir rekor manasına geliyor.
YERLİYE DÜŞÜK YABANCIYA YÜKSEK FİYAT
Ağustos 2020’de CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, buğday hasadının tamamlandığı bir periyotta Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) 500 bin ton buğday ve 60 bin ton arpa daha ithal edeceğini ve açılan ihalede yerli çiftçiden esirgenen fiyatın yabancı çiftçiye verilmesinin iktidarın çiftçiyi düşünmediğinin göstergesi olduğunu söylemiş oldu. Bu yıl için açıklanan hububat taban fiyatına göre TMO’nun ekmeklik buğdaya bin 650, makarnalık buğdaya bin 800 lira fiyat verdiğini anımsatan Gürer “Aynı TMO ithal makarnalık buğdaya da 330 dolar verecek. Yani 2 bin 450 TL. Türk çiftçisine bin 850 lirayı epey gorenler, yabancı üreticilere hangi mantıkla 2 bin 450 lira ödeyecektir” dedi.
UCUZ OLSUN DERKEN FİYATLARI PATLATMAK
Merhum Turgut Özal periyodunda pirinç meblağlarında yaşanan 1 yıllık artış karşısında ithalata kapı açıldı. Tahlil ithalatta aranınca üretici küstü. O periyotta yerli zenginlerin birçoğu pirinç ithalatçısı oldu. Yurtiçi piyasanın yarı fiyatına ithal edilen pirinç ülkemizde meblağları birden düşürdü. daha sonrasında yerli üretici çeltik ekmeyince, monopolleşen ithalatçılar eski yüksek fiyatın da fazlaca üzerinden pirinç satmaya başladı.
ÜRETİCİ MALİYETLERE YETİŞEMİYOR
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Lideri Şemsi Bayraktar, “Rekor düzeyde artışları bakılırsan girdi fiyatlarına üreticimiz yetişemiyor. Üreticilerin üretimden vazgeçmemeleri için ziraî girdi meblağlarını düşürecek önlemlerin hızla alınması, devletimizin yapması gereken en değerli nazaranvlerden biri haline geldi” dedi.
TARLADAN ÇIKIŞ HER GEÇEN GÜN ARTIYOR
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer de daha evvel kuraklık meselesine değinmişti. Gürer, çiftçilerin borçlarının daima arttığını, üreticilerin tarımdan kopmaya devam ettiğini, iktidarın var olan sıkıntıların tahlili yerine ithalata dayalı bir tarım siyaseti izlediğini kaydetti. Gürer, “2002 yılında 2.4 milyar TL olan çiftçi borcu Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun 2021 yılı Şubat ayı raporuna nazaran 137 milyar TL’ye çıkmış. Bu sayı sadece çiftçilerin bankalara olan borcudur. Tarım Kredi Kooperatifleri ve piyasaya olan borçlarda eklendiğinde çiftçinin borcu 180 milyar TL’yi aşıyor” diye konuştu. Çiftçi sayısının da var olan meselelerin bir kararı olarak gitgide azaldığına işaret eden Gürer “Çiftçi Kayıt Sistemine (ÇKS) nazaran çiftçi sayısında 700 bin kişilik azalma oldu. Ziraat Odası’nın 4 milyon üye sayısı ele alındığında odaya kayıtlı 2 milyon çiftçi bugün çiftçilikten uzaklaşmış” halinde konuştu.
ARTIK DIŞA BAĞLI OLDUK ŞAHA KALKTIK’
UYGUN Parti Genel Yönetim Heyeti Üyesi Rıdvan Uz, hububat ve bakliyatta gümrük vergisi sıfırlandığını hatırlatarak “Yazık. Tarımı da çiftçiyi de bitirdiler” dedi. Analist Prof. Dr. Veysel Ulusoy da “AB ile Gümrük Birliği muahedesinde tarım eserlerimiz yok. sebebi sıradan, Türk malları AB (iç ve dış) pazarını domine etmesin. Buna gerek kalmadı: Tarımda artık dışa bağımlı olduk. Gece yarısı hububat ithalatında gümrük vergisi sıfırlandı. Şaha kalktık” yorumunu yaptı.