Ethereum
New member
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Kırıkkale ziyareti öncesinde İktisat Muhabirleri Derneği (EMD) İdare Konseyi Lideri Turgay Türker ve İdare Heyeti üyeleriyle sohbet etti, Bakanlığın projelerine ait soruları yanıtladı.
Son 19 yılda Türkiye’nin ulaştırmada büyük işler yaptığını söz eden Karaismailoğlu, bölünmüş yol uzunluğunu 6 bin 100 kilometreden 28 bin 450 kilometreye çıkardıklarını, bu biçimdece vatandaşın konforunu artırarak, kazaların ve can kayıplarının önüne geçildiğini anlattı.
Havayolu yatırımlarına da değinen Karaismailoğlu, AK Parti hükümetleri öncesinde yıllık 30 milyon olan hava yolu seyahat eden yolcu sayısını 210 milyona çıkarttıklarını lisana getirdi. Geçen yıl yeni tip corona virüs (Covid-19) salgını niçiniyle yolcu sayısının en alt düzeye düştüğünü lakin bu yıl bir daha 2019 sayılarının yüzde 70’i düzeylerine ulaştığını belirten Karaismailoğlu, “İnşallah bu yaz prestijiyle da 2019 sayılarını yakalamayı planlıyoruz” dedi.
Tokat Havalimanı’nı 2022’nin birinci aylarında açmayı hedeflediklerini kaydeden Karaismailoğlu, “Çukurova Havalimanı yıllardır konuşulan, kangren olmuş bir işti. Onu da nizama soktuk. 2022’nin aralık ayında inşallah Çukurova Havalimanı’nı da Türkiye’nin hizmetine sunacağız. Peşinden Yozgat, Artvin havalimanları gelecek. Kayseri’de, Malatya’da terminal genişletme, yeni terminal inşaatlarımız var. bir daha burada da konforu artırma istikametinde çalışmalarımız devam ediyor” diye konuştu.
“HIZLI TREN ÇİZGİLERİNDE YÜK NAKLİYECİLİĞİNE DA BAŞLAYACAĞIZ”
Karaismailoğlu, demir yolu projeleri hakkında da bilgi vererek, “Bundan daha sonra demir yolu yüklü bir yatırım devrine girmiş bulunmaktayız. Demir yolu yatırımları biraz daha yükselecek, 2023’te yüzde 60’lara çıkacak.” tabirlerini kullandı.
Gebze – Yavuz Sultan Selim Köprüsü – İstanbul Havalimanı – Çatalca ve Avrupa çizgisine bağlanan kuzey demir yolu sınırının değerine dikkati çeken Karaismailoğlu, İstanbul Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden geçen demir yolunun ihale süreçlerini yaptıklarını söylemiş oldu.
Ayrıyeten, Kayseri’yi de süratli tren çizgisiyle buluşturacaklarının altını çizen Karaismailoğlu, “Ankara’dan Yerköy’e kadar Sivas sınırını kullanıp Yerköy’den ayrılıp Kayseri’ye ineceğiz inşallah, onun da ihale süreçlerini devam ettiriyoruz” dedi.
ULUSAL ELEKTRİKLİ TREN YAKIN VAKİTTE İŞLETMEYE ALINACAK
Karaismailoğlu, demir yollarında sinyalizasyon sistemlerinin yerlileştirilmesine ait olarak, Gayrettepe-İstanbul Havalimanı metro çizgisinin en değerli özelliğinden birisinin yerli sinyalizasyon sistemlerinin kullanılması olduğunu belirtti.
Yerli araçların da üretilmeye devam ettiğini vurgulayan Karaismailoğlu, şunları kaydetti:
“Özellikle 160 km süratli ulusal elektrikli trenimizin de test çalışmaları bitmek üzere. Onu da yakın vakitte yolculu işletmeye alacağız. Artık daha sonrasında da seri üretimine geçeceğiz. 225 kilometre süratli trende de tasarım çalışmalarımızı bitirmek üzereyiz. Tasarım ve prototipi 2022’de bitirip 2023’te de 225 kilometre süratli trenimizi yaptığımızda artık büsbütün kendi aracımız, kendi yerli sinyalizasyon, yerli araçlarla artık Türkiye’deki bu büyük yüklü yatırımları yeni teknolojileri de yerli ulusal teknolojiler kullanarak geliştireceğiz.”
“İSTANBUL’DA 7 METRO SINIRINDA ÇALIŞMALAR DEVAM EDİYOR”
Karaismailoğlu, İstanbul’da 7 metro çizgisinde çalışmalarını yürüttüklerini lisana getirerek, Başakşehir-Çam ve Sakura Hastanesi, Halkalı-Havalimanı, Gayrettepe-Kağıthane-Havalimanı, Kazlıçeşme-Sirkeci çizgisi, Altunizade-Çamlıca Sınırı ve Kadıköy-Kartal Sınırı’nda Sabiha Gökçen ilişkisi çalışmalarının sürdüğünü söylemiş oldu.
Kelam konusu yatırımların maliyetinin yaklaşık 60 milyar lira olduğunu belirten Karaismailoğlu, “Bunları da önümüzdeki aylarda bir bir açmaya başlayacağız. 2023 yılında da bu 7 sınır ve 103 kilometrenin tamamını bitirme gayemiz var” dedi.
Ulaşımda tek kartla bütün Türkiye’de toplu taşıma kullanmak için çıkartılmış Türkiyekart’a İstanbulkart’ın entegre olmasıyla ilgili de görüşmelerin sürdüğünü aktaran Karaismailoğlu, “İnşallah vatandaşlarımız epey daha konforlu bir biçimde ödemesini yapıp seyahat edebilecekler.” dedi.
ANTALYA HAVALİMANI İHALESİNDEN DEVLETİN KASASINA 90 GÜNDE 2,1 MİLYAR EURO GİRECEK
Karaismailoğlu, Antalya Havalimanı ihalesini gerçekleştirdiklerine dikkati çekerek, şu biçimde konuştu:
“Yolculukların artması niçiniyle kapasite gereksinimi çıkmıştı. Oradaki ek terminallerin yapılması, apron alanlarının geliştirilmesi için devlet olarak 700 milyon euronun üzerinde bir yatırım yapmamız gerekiyordu. Bunun için 2025’te bitecek kontratın devamında olan 25 yıl için ihaleye çıktık.
Hem bu 700 milyonluk yatırımdan devlet kurtarılmış oldu birebir vakitte bunun üzerine devletin kasasından bir kuruş çıkmadan 8,5 milyar euroluk bir gelir elde edecek devletimiz ve bunun yüzde 25’i, KDV dahil 2 milyar 138 milyon euro 90 gün içerisinde peşin olarak gelecek. Bu da İstanbul Havalimanı üzere fazlaca karlı bir iş olarak ülke tarihine yazıldı. Türk, Alman ve Fransız yatırımcıların buraya bu kadar ilgi göstermesi ve onların bu işi üstlenmesi, dünyada Türkiye’ye olan itimadın ve gelecekte Türkiye’nin hangi düzeylere gelebileceğinin epeyce değerli göstergelerinden bir tanesi.”
“KANAL İSTANBUL şayet olmazsa OLMAZ”
Ülke geleceği için büyük ölçekli yatırımların evvelde planlanarak yapılması gerektiğini tabir eden Karaismailoğlu, şu biçimde devam etti:
“Kanal İstanbul şayet olmazsa olmaz. Şu an dünya ticaret hacmi yaklaşık 12 milyar ton civarında, bu 25 milyar tona çıkacak. Bu yüklerin yüzde 90’ı deniz yolundan taşınıyor. İstanbul Boğazı’nın da kapasitesi aşikâr. Şu anda 40 binin üzerinde bir gemi geçişi sağlanıyor. Önümüzdeki senelerda 70 binlere çıkması bekleniyor. Sayılar, bu kadar geminin de İstanbul Boğazı’ndan geçemeyeceğini gösteriyor. Meselelere tahlil bulmak için Kanal İstanbul alternatif bir su yolu olarak şayet olmazsa olmaz.”
Karaismailoğlu, Kanal İstanbul’un haziran ayında birinci köprüsünün temelini attıklarını hatırlatarak, şunları kaydetti:
“Çalışmalar süratli bir biçimde devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde demir yolu sınırının da çalışmalarını yaptık, ihalesini de yaptık, inşaata başlandı. Halkalı-Kapıkule Demiryolu Çizgisi’nin Halkalı-Ispartakule ortasının da ihalesini yaptık. Büsbütün Kanal İstanbul’a göre dizayn edildi. Kanal İstanbul’un altından tünelli bir biçimde geçecek, onun çalışmaları için de önümüzdeki günlerde Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte orada program da yapabiliriz, bir merasim daha yapabiliriz.
bir daha bir taraftan ulaşım yollarını sağlıyoruz bir taraftan alternatif finans modellerini çalışıyoruz. Buradaki bizim en büyük önceliğimiz, Kanal İstanbul’u, yapı maliyeti genel bütçeye hiç yük getirmeden yapmak. Bu finans modeli üzerinde çalışmalarımız var. Orada da muhakkak bir düzeye geldik. Dünyanın en değerli altyapı firmalarıyla görüşmelerimiz devam ediyor. Kanal İstanbul’daki gelir getirici işlerin, bu işin finansında kullanılması açısından da fazlaca önemli aralar kaydettik. İnşallah o netleşecek önümüzdeki aylarda. daha sonrasında da yürümeye başlayacağız. 2022 yılı içerisinde maksadımız bunu yoluna koymak.”
Kanal İstanbul’un maliyetinin daha evvel 15 milyar dolar civarında belirtildiğının hatırlatılması üzerine de Karaismailoğlu, kelam konusu hesabın değişmediğini ihaleye çıkıldığında en uygun teklifi veren kişinin işi alacağını belirtti.
“ATATÜRK HAVALİMANI İNOVASYON, BİLİM, DENE-YAP MERKEZLERİYLE GENÇLERE KAZANDIRILACAK”
Bakan Karaismailoğlu, 37,5 milyar dolarlık yap-işlet-devret kamu özel iş birliği yatırımı yaptıklarını söz ederek, kelam konusu projelerde yalnızca yatırım değil, işletme maliyetlerinin de firmalar tarafınca karşılandığını söylemiş oldu.
Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün 2027’de işletme hakkının dolacağına dikkati çeken Karaismailoğlu, şunları söylemiş oldu:
“Bittiğinde ben bu projeden gelir getirici bir finans modeliyle tekrar gelir sağlayabilirim, istersem fiyatsız de işletme vatandaşıma kullandırırım, işletme maliyetini devletin bütçesinden kullandırırım. Hava yolu, deniz yolu, kara yolu bütün kamu özel iş birliği projeleri 2024’ten daha sonra kendi kendilerini artık finanse edecek vaziyete gelecek. 2024’ten daha sonra da biz artıya geçeceğiz. Artık direkt oradan gelir sağlamaya başlayacağız.
2030’ların başına geldiğimizde de bütün projeler kendini finanse ediyor olacak. Buradan gelen gelirler direkt bizim bütçemize gelecek ve vatandaşa yatırım olarak dönecek. 2040 yılına geldiğimizde Türkiye’nin en büyük yatırım bütçesine sahip Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı artık genel bütçeden 1 kuruş dahi almadan yaptığı projelerle kendisine gelir getiren, kendi bütçesini kendi projeleriyle üreten bir kurum haline gelecek. Bu da devlet aklıyla üretilmiş uzun soluklu bir master planı çalışması kararıdur.”
Bakan Karaismailoğlu, Atatürk Havalimanı’nın inovasyon, bilim ve dene yap merkezleriyle gençlere kazandırılacak bir alan olacağını belirterek, “Yaklaşık 1 milyon 900 bin metrekarelik bir alanda Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız millet bahçesi çalışmalarına başlayacak. Doğu batı pisti acil durumlar için açık kalacak” diye konuştu.
Son 19 yılda Türkiye’nin ulaştırmada büyük işler yaptığını söz eden Karaismailoğlu, bölünmüş yol uzunluğunu 6 bin 100 kilometreden 28 bin 450 kilometreye çıkardıklarını, bu biçimdece vatandaşın konforunu artırarak, kazaların ve can kayıplarının önüne geçildiğini anlattı.
Havayolu yatırımlarına da değinen Karaismailoğlu, AK Parti hükümetleri öncesinde yıllık 30 milyon olan hava yolu seyahat eden yolcu sayısını 210 milyona çıkarttıklarını lisana getirdi. Geçen yıl yeni tip corona virüs (Covid-19) salgını niçiniyle yolcu sayısının en alt düzeye düştüğünü lakin bu yıl bir daha 2019 sayılarının yüzde 70’i düzeylerine ulaştığını belirten Karaismailoğlu, “İnşallah bu yaz prestijiyle da 2019 sayılarını yakalamayı planlıyoruz” dedi.
Tokat Havalimanı’nı 2022’nin birinci aylarında açmayı hedeflediklerini kaydeden Karaismailoğlu, “Çukurova Havalimanı yıllardır konuşulan, kangren olmuş bir işti. Onu da nizama soktuk. 2022’nin aralık ayında inşallah Çukurova Havalimanı’nı da Türkiye’nin hizmetine sunacağız. Peşinden Yozgat, Artvin havalimanları gelecek. Kayseri’de, Malatya’da terminal genişletme, yeni terminal inşaatlarımız var. bir daha burada da konforu artırma istikametinde çalışmalarımız devam ediyor” diye konuştu.
“HIZLI TREN ÇİZGİLERİNDE YÜK NAKLİYECİLİĞİNE DA BAŞLAYACAĞIZ”
Karaismailoğlu, demir yolu projeleri hakkında da bilgi vererek, “Bundan daha sonra demir yolu yüklü bir yatırım devrine girmiş bulunmaktayız. Demir yolu yatırımları biraz daha yükselecek, 2023’te yüzde 60’lara çıkacak.” tabirlerini kullandı.
Gebze – Yavuz Sultan Selim Köprüsü – İstanbul Havalimanı – Çatalca ve Avrupa çizgisine bağlanan kuzey demir yolu sınırının değerine dikkati çeken Karaismailoğlu, İstanbul Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden geçen demir yolunun ihale süreçlerini yaptıklarını söylemiş oldu.
Ayrıyeten, Kayseri’yi de süratli tren çizgisiyle buluşturacaklarının altını çizen Karaismailoğlu, “Ankara’dan Yerköy’e kadar Sivas sınırını kullanıp Yerköy’den ayrılıp Kayseri’ye ineceğiz inşallah, onun da ihale süreçlerini devam ettiriyoruz” dedi.
ULUSAL ELEKTRİKLİ TREN YAKIN VAKİTTE İŞLETMEYE ALINACAK
Karaismailoğlu, demir yollarında sinyalizasyon sistemlerinin yerlileştirilmesine ait olarak, Gayrettepe-İstanbul Havalimanı metro çizgisinin en değerli özelliğinden birisinin yerli sinyalizasyon sistemlerinin kullanılması olduğunu belirtti.
Yerli araçların da üretilmeye devam ettiğini vurgulayan Karaismailoğlu, şunları kaydetti:
“Özellikle 160 km süratli ulusal elektrikli trenimizin de test çalışmaları bitmek üzere. Onu da yakın vakitte yolculu işletmeye alacağız. Artık daha sonrasında da seri üretimine geçeceğiz. 225 kilometre süratli trende de tasarım çalışmalarımızı bitirmek üzereyiz. Tasarım ve prototipi 2022’de bitirip 2023’te de 225 kilometre süratli trenimizi yaptığımızda artık büsbütün kendi aracımız, kendi yerli sinyalizasyon, yerli araçlarla artık Türkiye’deki bu büyük yüklü yatırımları yeni teknolojileri de yerli ulusal teknolojiler kullanarak geliştireceğiz.”
“İSTANBUL’DA 7 METRO SINIRINDA ÇALIŞMALAR DEVAM EDİYOR”
Karaismailoğlu, İstanbul’da 7 metro çizgisinde çalışmalarını yürüttüklerini lisana getirerek, Başakşehir-Çam ve Sakura Hastanesi, Halkalı-Havalimanı, Gayrettepe-Kağıthane-Havalimanı, Kazlıçeşme-Sirkeci çizgisi, Altunizade-Çamlıca Sınırı ve Kadıköy-Kartal Sınırı’nda Sabiha Gökçen ilişkisi çalışmalarının sürdüğünü söylemiş oldu.
Kelam konusu yatırımların maliyetinin yaklaşık 60 milyar lira olduğunu belirten Karaismailoğlu, “Bunları da önümüzdeki aylarda bir bir açmaya başlayacağız. 2023 yılında da bu 7 sınır ve 103 kilometrenin tamamını bitirme gayemiz var” dedi.
Ulaşımda tek kartla bütün Türkiye’de toplu taşıma kullanmak için çıkartılmış Türkiyekart’a İstanbulkart’ın entegre olmasıyla ilgili de görüşmelerin sürdüğünü aktaran Karaismailoğlu, “İnşallah vatandaşlarımız epey daha konforlu bir biçimde ödemesini yapıp seyahat edebilecekler.” dedi.
ANTALYA HAVALİMANI İHALESİNDEN DEVLETİN KASASINA 90 GÜNDE 2,1 MİLYAR EURO GİRECEK
Karaismailoğlu, Antalya Havalimanı ihalesini gerçekleştirdiklerine dikkati çekerek, şu biçimde konuştu:
“Yolculukların artması niçiniyle kapasite gereksinimi çıkmıştı. Oradaki ek terminallerin yapılması, apron alanlarının geliştirilmesi için devlet olarak 700 milyon euronun üzerinde bir yatırım yapmamız gerekiyordu. Bunun için 2025’te bitecek kontratın devamında olan 25 yıl için ihaleye çıktık.
Hem bu 700 milyonluk yatırımdan devlet kurtarılmış oldu birebir vakitte bunun üzerine devletin kasasından bir kuruş çıkmadan 8,5 milyar euroluk bir gelir elde edecek devletimiz ve bunun yüzde 25’i, KDV dahil 2 milyar 138 milyon euro 90 gün içerisinde peşin olarak gelecek. Bu da İstanbul Havalimanı üzere fazlaca karlı bir iş olarak ülke tarihine yazıldı. Türk, Alman ve Fransız yatırımcıların buraya bu kadar ilgi göstermesi ve onların bu işi üstlenmesi, dünyada Türkiye’ye olan itimadın ve gelecekte Türkiye’nin hangi düzeylere gelebileceğinin epeyce değerli göstergelerinden bir tanesi.”
“KANAL İSTANBUL şayet olmazsa OLMAZ”
Ülke geleceği için büyük ölçekli yatırımların evvelde planlanarak yapılması gerektiğini tabir eden Karaismailoğlu, şu biçimde devam etti:
“Kanal İstanbul şayet olmazsa olmaz. Şu an dünya ticaret hacmi yaklaşık 12 milyar ton civarında, bu 25 milyar tona çıkacak. Bu yüklerin yüzde 90’ı deniz yolundan taşınıyor. İstanbul Boğazı’nın da kapasitesi aşikâr. Şu anda 40 binin üzerinde bir gemi geçişi sağlanıyor. Önümüzdeki senelerda 70 binlere çıkması bekleniyor. Sayılar, bu kadar geminin de İstanbul Boğazı’ndan geçemeyeceğini gösteriyor. Meselelere tahlil bulmak için Kanal İstanbul alternatif bir su yolu olarak şayet olmazsa olmaz.”
Karaismailoğlu, Kanal İstanbul’un haziran ayında birinci köprüsünün temelini attıklarını hatırlatarak, şunları kaydetti:
“Çalışmalar süratli bir biçimde devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde demir yolu sınırının da çalışmalarını yaptık, ihalesini de yaptık, inşaata başlandı. Halkalı-Kapıkule Demiryolu Çizgisi’nin Halkalı-Ispartakule ortasının da ihalesini yaptık. Büsbütün Kanal İstanbul’a göre dizayn edildi. Kanal İstanbul’un altından tünelli bir biçimde geçecek, onun çalışmaları için de önümüzdeki günlerde Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte orada program da yapabiliriz, bir merasim daha yapabiliriz.
bir daha bir taraftan ulaşım yollarını sağlıyoruz bir taraftan alternatif finans modellerini çalışıyoruz. Buradaki bizim en büyük önceliğimiz, Kanal İstanbul’u, yapı maliyeti genel bütçeye hiç yük getirmeden yapmak. Bu finans modeli üzerinde çalışmalarımız var. Orada da muhakkak bir düzeye geldik. Dünyanın en değerli altyapı firmalarıyla görüşmelerimiz devam ediyor. Kanal İstanbul’daki gelir getirici işlerin, bu işin finansında kullanılması açısından da fazlaca önemli aralar kaydettik. İnşallah o netleşecek önümüzdeki aylarda. daha sonrasında da yürümeye başlayacağız. 2022 yılı içerisinde maksadımız bunu yoluna koymak.”
Kanal İstanbul’un maliyetinin daha evvel 15 milyar dolar civarında belirtildiğının hatırlatılması üzerine de Karaismailoğlu, kelam konusu hesabın değişmediğini ihaleye çıkıldığında en uygun teklifi veren kişinin işi alacağını belirtti.
“ATATÜRK HAVALİMANI İNOVASYON, BİLİM, DENE-YAP MERKEZLERİYLE GENÇLERE KAZANDIRILACAK”
Bakan Karaismailoğlu, 37,5 milyar dolarlık yap-işlet-devret kamu özel iş birliği yatırımı yaptıklarını söz ederek, kelam konusu projelerde yalnızca yatırım değil, işletme maliyetlerinin de firmalar tarafınca karşılandığını söylemiş oldu.
Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün 2027’de işletme hakkının dolacağına dikkati çeken Karaismailoğlu, şunları söylemiş oldu:
“Bittiğinde ben bu projeden gelir getirici bir finans modeliyle tekrar gelir sağlayabilirim, istersem fiyatsız de işletme vatandaşıma kullandırırım, işletme maliyetini devletin bütçesinden kullandırırım. Hava yolu, deniz yolu, kara yolu bütün kamu özel iş birliği projeleri 2024’ten daha sonra kendi kendilerini artık finanse edecek vaziyete gelecek. 2024’ten daha sonra da biz artıya geçeceğiz. Artık direkt oradan gelir sağlamaya başlayacağız.
2030’ların başına geldiğimizde de bütün projeler kendini finanse ediyor olacak. Buradan gelen gelirler direkt bizim bütçemize gelecek ve vatandaşa yatırım olarak dönecek. 2040 yılına geldiğimizde Türkiye’nin en büyük yatırım bütçesine sahip Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı artık genel bütçeden 1 kuruş dahi almadan yaptığı projelerle kendisine gelir getiren, kendi bütçesini kendi projeleriyle üreten bir kurum haline gelecek. Bu da devlet aklıyla üretilmiş uzun soluklu bir master planı çalışması kararıdur.”
Bakan Karaismailoğlu, Atatürk Havalimanı’nın inovasyon, bilim ve dene yap merkezleriyle gençlere kazandırılacak bir alan olacağını belirterek, “Yaklaşık 1 milyon 900 bin metrekarelik bir alanda Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız millet bahçesi çalışmalarına başlayacak. Doğu batı pisti acil durumlar için açık kalacak” diye konuştu.